Dikensiz gül varmıdır ?

         Hayallerin ardında saklanan gerçekler bazen bir gülün dikeni gibi oluyor......

Ona uzanan ele insafsızca, acımasızca batıyor....Kanatıyor.....
Canın acıyor , içinden okkalı bir küfür
sallıyorsun.....
Sonra bakışların parmağından damlayan kana takılıyor.....
Hayatı görüyorsun içinde , kıpkırmızı.....Sonra kan duruyor.......

Aradan zaman geçiyor , unutuyorsun, gülü de, dikeni de , parmağından damlayan kanı da.....
O parmağı kanayan sen değilmişsin gibi yine uzatıyorsun elini.....
Korkmadan, Yılmadan, Bıkmadan.....
Ta ki DİKENSİZ bir GÜL bulana kadar.......


C.Baltepe
29/Aralık/2012

Kısır bir ÇOCUK OYUNU....

KISIR bir Çocuk OYUNU ;

Aykut ; Yaaaaaaaa, ben oynamıyorum işte, oynamıyorum.....Verin misketlerimi ....

Aziz ; Aaaaaaa, yapma ama Aykut , her seferinde böyle yapıyorsun, bu kaçıncı... Bak sana yeni aldığım renkli misketlerden vereceğim......Bak, hepsi gıpgıcır valla...Daha yere bile değmedi, hep halıda denedim...

Aykut ; Tamam o zaman , hadi ver .... Ama bak, valla bi daha bozuşursak giderim valla, ekmek musaf çarpsın....

Aziz ; Tamam Aykut, tamam işte, amma mızıkçısın sende, bu kaçıncı oldu artık, her seferinde bi sürü yeni misket aldın...

Aykut ; Tamam , tamam... hadi diz misketleri.....

Perde kapanır, ışıklar söner ....
Alkışlar alkışlar alkışlar......

C.Baltepe
23/Aralık/2012

Kısaca Sözün bittiği yer.....

Şafak Pavey'e "Allah bacağını almış, hâlâ küfürdesin" diyen AKPli Melik Birgin, Bu zihniyetin görünmeyen/gizlenmesine çalışılan yüzünün dışa vurumu olmuştur ....

Melik Birgin in de içinde bulunduğu bu zihniyetin DİN-ALLAH ve İNSANA bakışının gerçek yüzü tam tamı ile böyledir (ki zamanında benzer bir çok söylemi olan farklı farklı kişiler de mevcuttur).......

Bu Bakış ve Zihniyet , aynı görüşü paylaşan geniş bir tabanın varlığını da açıkça ortaya koymuştur...
Şimdi kimse çıkıp ta ''Bu onun görüşüdür , Partiyi bağlamaz, bizi bağlamaz '' gibi palavralar sallamasın...
Bu boş laflara kimse inanamayacaktır....
İnandırıcı olmanız için önce ENGELLİ HAKLARI hakkındaki YASAL düzenlemeleri doğru bir biçimde yapmanız gerekir....

Şafak PAVEY halen MECLİS çatısı altında mecburen ERKEKLER TUVALETİNİ kullanmanın UTANCINI  yaşıyor...

Bu bile , siz MECLİSTE söz sahibi olanların, AHKAM kesenlerin , DESTEKSİZ ATIP, GÜRLEYENLERİN , Göstermelik TİMSAH GÖZYAŞI DÖKENLERİN en büyük AYIBIDIR....

Ve bu AYIP , bu GÖRMEZLİKTEN gelmek , bu AŞAĞILIK ve ŞEREFSİZ söylemler (Söyleyen her kim olursa olsun, önemli olan hangi çatının altında olduğudur ) Sözün bittiği yeri bize gösteriyor....

C.Baltepe
22/Aralık/2012

55 Yıl gerideyiz kardeşim...

Hani arada hep söylenir , 50 YIL gerideyiz diye....
Doğru, hemde  fazlasıyla doğru....
Örnek mi ; Buyurun......

YIL 1957 : Sputnik-I Dünyan ın ilk yapay uydusu olan Sputnik-14 Ekim 1957 tarihinde SSBC(Rusya) tarafından başarılı bir şekilde uzaya gonderilmistir. Büyüklüğü bir basketbol topu kadar ve kütlesi yaklasık 90Kg dı r.

YIL 1957 : Sputnik-II 3 Kasım 1957' de Rusya tarafından uzaya gonderilen Sputnik-2 ilk defa Dünya'dan uzaya bir canlının gonderildigi yapay uydudur. Bu uydunun icine Laika isimli bir köpek koyulmuştur.

YIL 1958 : Explorer-1 31 Ocak 1958' de Amerika tarafı ndan uzaya gönderilen Explorer 1 ilk bilimsel araştırma uydusudur.
Bu uydu, Dunya etrafındaki van Allen ad verilen magnetik radyasyon kuşağının keşfedilmesini sağlamıştır.

YIL 1958 : SCORE Uzaya gönderilen ilk haberleşme uydusudur. 18 Aralık 1958' de uzaya gönderilmistir. 12 gun dünya çevresinde döndükten sonra bataryası tükendiğinden yörüngeden cıkmstır. Bu uydu ile O zamanın Amerika baskanı Eisenhower, yeni yılda Dünyaya barış mesajını iletmiştir.

YIL 1958 : Vanguard 1958' de uzaya gönderilmiştir.

YIL 1958 : Luna-1 1958' de uzaya gönderilmiştir.

1958 Yılından itibaren ise Başta SSCB ve USA olmak üzere dünya yörüngesini bir uydu çöplüğüne dönüştürecek kadar UYDU fırlatılmıştır...

Ve geliyoruz 1994 yılının 24 Ocak gününe....Yani İlk uydu fırlatıldıktan tam tamına 36 YIL 112 GÜN sonrasına.....

Türkiye'nin ilk uydusu olan Türksat 1A fırlatılıyor ve ne yazık ki kalkıştan 12 Dakika sonra infilak ediyor....Neyse ki aynı yıl içinde Türksat 1B fırlatılıyor ve hedefine ulaşıyor....

Yani  İlk uydumuzu , Uyduların fırlatılışından 36 yıl sonra fırlatıyoruz... 

Ve günümüze geldiğimizde İLK KEŞİF UYDUMUZU yolluyoruz çöplüğe dönen DÜNYA yörüngesine....

Yani 1957 yılının 4 Ekiminden tam tamına 55 YIL 75 GÜN sonra....

Besmeleler ve Hayırlı olsunlar eşliğinde.....
Allah nasip ederse (Bazılarının deyişiyle) 15-20 yıl sonra kendi rampamızdan da fırlatabileceğiz....
Ama Nasip etmez ise bilemem .....
Onun için hep beraber önümüzdeki 15-20 yıl kadar aman , duamızı eksik etmeyelim.....

Bilim mi , Bilim adamları mı ? Boş verin canım.....Önce Allah nasip etsin....
Ondan sonra gerisi kolay.....
Yüzbinlerce İMAM HATİPLİ var ülkede, hepsi bir araya gelip dualar eşliğinde rokete üflese zaten havalanır o kendiliğinden.....

C.Baltepe 
19/Aralık/2012

İşgüzarlığın bu kadarına OHA derler...

Şerit ihlalleri TİVİTIR dan ihbar edilebilecekmiş...
Haber Aynen şöyle......

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Halkla İlişkiler Müdürlüğü'ne bağlı Beyaz Masa Birimi, emniyet şeridi ihlalleriyle ilgili twitter üzerinden yeni bir uygulama başlattı.

İBB Trafik Kontrol Merkezi, vatandaşlardan emniyet şeridini ihlal edenleri fotoğraflayıp Twitter'dan kendilerine göndermelerini istedi.

Beyaz Masa'ya ait

 @ibbbeyazmasa adresinden yapılan duyuru, sürücüleri, şerit ihlal fotoğraflarını Twitter'da @4441154 ve @ibbbeyazmasa adreslerinden paylaşmaya davet ediyor.

Gönderilen fotoğraflarla işlem yapılabilmesi için emniyet şeridi ihlalinin tam gözükmesi ve plakanın da okunabilir olması gerekiyor.

Fotoğrafları incelemeye alacak olan Trafik Kontrol Merkezi, plakadan ceza kesip sürücünün adresine postalayacak.

Şimdi düşünün , Önünüzdeki araba şerit ihlali yapıyor ve siz onu ARABA KULLANIRKEN (?) Cep telefonunuzun kamerası ile tespit ediyorsunuz....

Daha sonra yine ARABA KULLANIRKEN (?) Aynı cep telefonunuzdan TİVİTIR a girip @ibbbeyazmasa yazyorsunuz ve fotoğraf ekle butonuna basmaya çalışıyorsunuz...Hah tamam bastınız, MENÜDEN , Çektiğiniz fotoğrafı Buluyor ve o TİVİTE EKLEYİP, TİVİT at butonuna tıklıyorsunuz....

Ne kadar kolay değil mi tüm bunlar ARABA KULLANIRKEN :-)

Seyredin bakalım şimdi ortaya ÇIKACAK VATAN KURTARAN ASLANLARI....

Önce o fotoğrafı doğru çekmeye çalışacaklar , sonra cep telefonlarından bu tiviti atmak için bir süre debelenecekler ..
Tabi tüm bunları ÖNÜNDEKİ ARABAYA ya da SAĞDA SOLDAKİ BARİYERE GEÇİRMEDEN YAPABİLİRLERSE....

Ha bu arada , TRAFİKTE CEP TELEFONU ile KONUŞMAK YASAK....
Neden ?
DİKKAT DAĞILIYOR ......
Mantıklı.....

Peki CEP TELEFONU ile FOTOĞRAF ÇEKMEK ( hem de istenen şartlara uygun ) sonra o çekilen FOTOĞRAFI uzun uğraşlardan sonra İLGİLİ BİRİME TİVİTLEMEK Dikkat dağıtmıyor mu ???

Hangi SİVRİ ZEKADAN çıktı bu fikir inanın çok merak ediyorum....

Tanrı her AKLI SELİM insanı bu İŞGÜZARLARDAN ve onların yol açacağı KÖTÜ şeylerden korusun.....

C.Baltepe
17/Aralık/2012

Kurnaz ÇİNLİ adamı böyle kazıklar ...

                         Hani hatırlarsınız , yıllar önce İstanbul boğazından hurda bir UÇAK GEMİSİ geçmişti....Çoluk çocuk boğaza toplanıp , ellerinde fotoğraf makineleri , simitler, gazozlar, çekirdekler bu DEVASA GEMİNİN geçişini izlemişti....
İşte hikaye o geminin hikayesi....
Bu tamamlanmamış , ha gayret hurdaya çıkan UÇAK GEMİSİ Sovyetler Birliği tarafından ÇİN'e çok ucuz bir fiyata satılmıştı...
VARYAG isimli (Sovyetler'deyken ki ismi) bu gemi SOVYETLER BİRLİĞİ tarafından tamamlanamayınca 1998 yılında 20 MİLYON DOLAR gibi gerçekten kelepir bir fiyata satıldı KURNAZ ÇİNLİYE...
Geminin özelliklerinden bazıları çok önemli... Nükleer başlıklı füze fırlatmaya elverişli olması, 2000 mürettebat kapasitesi ve 50 UÇAK-HELİKOPTER taşıma kapasitesi bunlardan başlıcaları..

İşte hikaye burada ilginçleşiyor....
ÇİN gemiyi avanta bir fiyata satın aldıktan sonra KENDİNİ KURNAZ ZANNEDEN O zaman ki HÜKÜMETİMİZ ile gemiyi BOĞAZLARDAN GEÇİRMEK için görüşmelere başlıyor.... Oldukça uzun zaman süren görüşmelerden sonra araya ABD'nin de girmesi ile yılda 1 MİLYON turist gönderme vaadiyle ZAMANIN HÜKÜMETİNİ KAZIKLAYAN kurnaz ÇİNLİ gemiyi 2001 in KASIM ayında boğazlardan geçirip ÇİN'e götürüyor...
Tabi bir de şöyle komik bir söz veriyor bizimkilere...''VALLAHİ BİLLAHİ de biz bu gemiyi KUMARHANE yapıp TURİZME hizmette kullanacağız ''....Bizimkiler de ''Amanın süper oldu bu iş, ÇİN'e ticarete gittiğimiz de arada bu CASİNO-GEMİYİ de ziyaret ederiz'' diye sevinçten havalar uçuyorlar...
Hatta bir rivayete göre ÇİN tarafından verilen bu sözü  o sırada oralardan geçen KARGALAR duyuyor ve gülmekten büyük bir çoğunluğu , önlerindeki direk ve duvarları görmeyerek  telef  oluyor...
Basında-TV lerde günlerce gemi konuşuluyor, geçiş saati veriliyor, geçerken canlı yayınlar yapılıyor...

Biz de büyük bir heyecan ile boğazlardan geçen gemiyi, çekirdekler, gazozlar, simitler ve fotoğraf makineleri eşiliğinde seyrediyoruz tabi ...(Hatta ben ve karım bile o gün oradaydık, ama valla tesadüf, balığa çıkmıştık ;-) ....

Şimdi bazılarınızın '' Tamam , şimdi ne oldu '' dediğini duyar gibiyim ...
Söyleyeyim...
Geçenlerde KURNAZ ÇİNLİ bir gövde gösterisi yaptı tüm dünyaya....
LİAONİNG (Eski adı ile VARYAG) adlı UÇAK GEMİSİNİN üzerinden SAVAŞ UÇAKLARINI başarı ile kaldırıp indirdi.... Hani o ''VALLAHİ de TALLAHİ de biz bu gemiyi CASİNO yapacağız'' denilen gemi vardı ya , işte o gemi bu...
Müthiş olmuş o HURDA gemi....
NÜKLEER BAŞLIKLI FÜZELERİN durumunu bilmiyoruz tabi ki ama ÇİNLİ onu da çözmüştür muhakkak...
Bir ara gösterir DÜNYA'ya....

Eskiler ne tespitler yapmışlar zamanında aklıma geldi şimdi....
'' ÇİN işi JAPON işi '' mesela .....
Bu konuda  JAPON yok ama o da olur bir ara hiç şüpheniz olmasın....

Bu arada son 10 yılda TÜRKİYE'ye gelen ÇİNLİ turist sayısı da hala 517.000 lerde...
Hani YILDA BİR MİLYON TURİST  SÖZÜ vardı ya...
Şimdi o zaman HÜKÜMETTE olanlar bu konuda ne düşünüyor bilmiyorum ama, şunu isterdim...
O uçakları gelsinler burada , bizim denizlerimizde denensinler , BOĞAZIN girişinde ŞOV yapsınlar..Bizimkiler HAVAİ FİŞEKLER FALAN ATSIN...
Biz de çekirdek çitliyelim seyrederken, hatta şimdi yeni nesil telefonlarımız var ,şahane fotoğraflar çekelim, İnstagramlara koyalım, Facebooklarda paylaşalım, beğenelim, tweetler atalım...

Ah be ÇİNLİ kardeşim ...
Bari bunu esirgeme bizden...
Bak CASİNOYUDA yapmadın...
Senin yüzünden hala KIBRISA gidiyor millet ....


C.Baltepe 8/Aralık/2012

Sürü psikolojisi...

Öğlenden beri ( Benim gördüğüm) bir  KOPYALA-YAPIŞTIR çılgınlığı yaşanıyor internet dünyasında....
Nasıl mı ? 
Facebook kişisel telif koruması gibi bir şey ;-)
Şimdi bunun üzerine biraz kafa yoralım .....

Bu gün sadece Türkiye'de değil tüm Dünya'da yayılan bu FACEBOOK TELİF SAÇMALIĞI tamamen Fake olup , birilerinin sapıkça kendini tatmin ederek insanlar ile alay etmesi de olabilir ....

Ancak işin bir başka yönü neden olmasın ?

Mesela küçük bir yoklama, deneme gibi.....

Gördüğünüz üzere bu FAKE yazı tüm dünya da salgın halinde yayıldı...
Çevrenizde, çevremizde , şaşırtıcı bir şekilde , bir anda....

Korkutucu ve biraz da üzücü değil mi ?

Görüldüğü üzere , İnternet dünyasında SORGULAMAK, ARAŞTIRMAK ve MANTIK KULLANMAK yerine Şartlı refleks haline gelen KOPYALA-YAPIŞTIR ciddi bir şekilde artmıştır..
İnsanlar gittikçe daha hızlı akan bir nehir misali sanal dünyanın içerisinde adeta uyuşmuş bir şekilde artık ARAŞTIRMA ve DÜŞÜNME üzerine vakit harcamayıp, işin kolayına kaçıyorlar.
Çoğu zaman Yazılanları okumadan, fotoğraflara bakmadan beğeniyorlar , gülücükler atıyorlar , kopyala-yapıştır yapıyorlar.....
Bu öyle bir hal almış durumda ki bazen son derece komik olduğu gibi , bazen de çok üzücü oluyor....

Hal böyle olunca da SORGULAMAYAN, ARAŞTIRMAYAN, MANTIĞINI KULLANMAYAN ve DÜŞÜNMEYİ UNUTMUŞ bir topluluklar silsilesini istediği gibi yönlendirecek, kontrol edecek ve kullanacak birileri de ortaya çıkıyor ve amacına da kolayca ulaşıyor....
Şimdilik tek teselli bunun MASUM BİR FAKE olması....
Tam aksini düşünün ...
Korkutucu değil mi ?
Hadi biraz hayal gücü , ne söylemek istediğimi kolayca anlayacaksınız...

C.Baltepe
26/Kasım/2012

Gülmeli miyiz , Düşünmeli miyiz ?

Sayın BAŞBAKAN'ın bu gün yaptığı Kütahya Zafer havalimanı açılış töreninde yaptığı konuşmanın içerisinden ufacık bir bölümü aktarıyorum.....

"BİZİM ÖYLE BİR ECDADIMIZ YOK"

''Biz 7 milyarlık bu dünyanın içinde yaşıyoruz. Bizim görevimiz nedir, bunu çok iyi biliriz. Ecdadımızın at sırtında gittiği her yere biz de gideriz; her yerle biz de ilgileniriz. Ama bunlar, televizyon ekranındaki ecdadımızı zannediyorum o MUHTEŞEM YÜZYIL BELGESELİNDEKİ gibi tanıyor. Bizim öyle bir ecdadımız yok. Biz öyle bir Kanuni, öyle bir Sultan Süleyman tanımadık. ''

Sayın Başbakan ...
Emin olun ki Televizyon ekranlarında da MUHTEŞEM YÜZYIL BELGESELİ diye bir yayın yok... O sadece basit bir DİZİ......
Gerçekler ile çok fazla ilgilenmeyen , Halkı uyutup, uyuşturmak için yapılmış , hazırlanmış bir sürü yayından sadece biri...
Çok fazla CİDDİ ye almayın....
Biz almıyoruz , Hatta gülüp geçiyoruz.....

C.Baltepe
25/Kasım/2012

Memleketimde ortaya KARIŞIK SORULAR..

Son günlerde çok sık bir şekilde birileri İSRAİL'e sürekli TERÖRİST Devlet diyor , doğru mu?

MALATYA-Kürecik'te İSRAİL hava savunma sisteminin bir parçası olan RADAR TESİSİ var mı ve işler durumda mı ?

SURİYE ile yaşanılan Papaz kaçtı durumlarından dolayı ARAP ülkelerine TIR lar ile yapılan KARAYOLU TİCARETİ tamamen durduğu için İSKENDERUN-HAYFA (İsrail) hattı iki gün önce TÖRENLE, KURDELALAR KESİLEREK  ''Hayırlı olsun'' Dilekleri ile açıldı mı ?  (Üstelik YUNAN bandıralı TÜRK  RO-RO gemisi ile)

NATO dan istenen PATRİOT FÜZELERİ gerçekten TÜRKİYE' nin o bölgedeki savunma sistemini güçlendirmek için mi ?

Sayın DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet DAVUTOĞLU  bu güne kadar hiç bir ŞEHİT ailesi fertlerinden birinin boynuna sarılıp HIÇKIRIKLARLA AĞLADI MI ?

Yeni hazırlanan ANAYASA da MHP-CHP-BDP ve AKP nin hiç itiraz etmeden uzlaştığı tek MADDE , MİLLETVEKİLİ ZAMLARININ nasıl yapılması gerektiğini düzenleyen bölüm mü ?

Mahkeme tarafından yıllar önce TRT'yi dolandırdığı kesin hükme bağlanmış ve bu doğrultuda 11 ay 20 gün HAPİS cezası almış fakat hapse girmekten 10 gün (?) ile kurtulmuş , fakat daha sonra SAVCININ hakkında açtığı 2. davada da mahkemece suçu sabit görülmesine rağmen bu sefer de ZAMAN AŞIMINDAN yırtan aynı zamanda BELÇİKA vatandaşı olan M.ALİ BİRAND' ın arkasında kim/kimler var ?

Her yeri BETONLA çevrilmiş ve halen çevrilmeye devam edilen İSTANBUL'da , Yıllarca insanların YEŞİL, SÜKUNET ve DİNLENME özlemlerini giderdiği, BANKLARINDA oturup KİTAP okuduğu , akşam üstleri , hayatları boyunca çalışmış , şimdi emekli olup biraz huzur arayan teyzelerin, amcaların bir araya gelip SOHBET ettikleri , küçük çocuklarımızın güven içerisinde oyunlar oynayabildikleri GÖZTEPE PARKINA CAMİ yapmak için en azından ORADA yaşayan insanlara hiç fikirlerini sordunuz mu ?

BETON-YEŞİL-PARK-İSTANBUL demişken , HADIMKÖY'de zırhlı birliğin terk ettiği, İSTANBUL'un nefes aldığı yerlerden biri olan ORMANLARIN ortasındaki araziye 3 (Üç) MİLYONLUK yeni bir kent kurmanın ÇEVREYİ ve DOĞAYI nasıl etkileyeceğini hiç hesapladınız mı ?


Sorular bitmez.....
Peki bunlara verilebilecek  DÜRÜST cevaplar var mı ?


C.Baltepe
23/Kasım/2012

Bize sökmez Sayın Ömer ÇELİK......

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, “Ateşkesten öte bir ateşkes... Bu anlaşmayla Gazze sınırları insani malzeme geçişine açılacak” dedi.

Yahu be kardeşim, Ateşkesi sağlayan MISIR HÜKÜMETİ....
Sana ne oluyor ?
Bu alevli , ateşli havalar ne ?

ABD bile MISIR devlet başkanını arayıp bizzat kutladı...

Dışişleri bakanı H.Clinton konuşmasında MISIR DEVLET başkanına BÖLGESEL LİDERLİĞİNDEN ötürü açık ve net bir şekilde teşekkür etti,

Obama MISIR CUMHURBAŞKANINI telefonla arayarak LİDERLİĞİNDEN dolayı özel teşekkür etti...

Sadece MISIR yaptığı açıklamada ayıp olmasın diye Türkiye, Katar ve BM ye katkılarından dolayı teşekkür etti...
Hani vardır ya ''Katkılarından dolayı ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM'' diye ayıp olmasın diye söylenen laf..
İşte o...

Ayrıca gerek İSRAİL gerekse HAMAS yaptıkları açıklamalarda AMBARGONUN kalkmayacağını söyledi, ilave olarak İSRAİL'li bir yetkili ABLUKANIN da kaldırılmayacağını söyledi...

Sen git kardeşim SANA OY VEREN , KENDİSİNİ GELİŞTİREMEMİŞ, ÇAĞIN GERİSİNDE KALKMIŞ, DÜNYADAN BİR HABER taraftarlarını uyut...

Bize sökmez canım kardeşim...
Hadi işine bak sen...
Maç falan seyret ...

C.Baltepe
21/Kasım/2012

Askere uğurlama böyle mi olmalı ?

Bizim köşe başında Her gün en az 2 ekip arabası, hiç anlayamadığım bir şekilde neredeyse sabaha kadar Çevirme yapar... 
İşin doğrusu bu güne kadar kedi olalı bir fare tuttuklarını da görmedim ...
Toparlanma vakti geldiğinde , noktadan ayrılırken, gecenin saat 03;00 ü ya da 04;00 ü olmasına hiç aldırış etmeden, birbirlerini sirenle selamlar, ya da o NIRT NIRT ZIRT  sesiyle gecenin sessizliğini yararak buradan ayrılırlar...

Bunu neredeyse haftanın 5 gecesi garanti olmak üzere, 6 günü görüyor ve yaşıyorum....( O bir gün herhalde izin günleri )

Ama benim asıl merak ettiğim şey , bu arkadaşlar nedense ASKER uğurlama zamanları saat 23;00 ile  01;00 arası hiç ortada gözükmezler....

Tabi hal böyle olunca  ASKERE gidecek olan kanı kaynayan , ama etrafını, insanları , hiç mi hiç düşünmeyen bir takım GENÇ adı altında, SORUMSUZ SERSERİLER , Konvoy oluşturarak, yolu kapatarak, İnsanların uyuduğu saatte KORNALAR ÇALARAK, Arabalarının motorlarını 8.000-9.000 devirlere çıkartıp gecenin sessizliğini yırtarak , Yolda patinajlarla şu gariban asfalta F1 pisti muamelesi yaparak buraları TAVAF ederler.... 
Ellerinde TÜRK bayrakları, ARABALARININ tepesine çıkmış, Camlarından bellerine kadar sarkıp BÖĞÜREREK, ANIRARAK geçerler...
Bayraktan da UTANMAZLAR...
Bilmezler ki o bayrağın anlamını...
Sadece HOLİGANVARİ bir şekilde , İnsanları hiç umursamadan , saygısızca , insan olduklarından şüphe edilesi bir şekilde çevreyi rahatsız ederler.....

Tabi bizlerde evimizde, gecenin sessizliği içinde, bir müddet sonra gerilen sinirler dolayısı ile önce hafif, sonra dozu gittikçe ağırlaşan Küfür ve sonunda Beddualara resmi geçit yaptırmaya başlarız....

İnanılmaz bir durumdur bu.... 
Önce Pencerenin bir tarafından bakmaya çalışırsın olmaz, sonra diğer tarafına geçersin yine olmaz....
Yani neresinden bakarsan bak OLMAZ !!

'' Yahu kardeşim , biz de gittik '' Askere dersin içinden söylenerek...
Sessiz sedasız , efendi gibi ...
Kimseyi rahatsız etmeden, yaşlı insanları , sabahın erken vakti kalkacakları, çoluğu , çocuğu  uyandırmadan, Hastalara panik yaşatmadan, bebekleri gece zar zor daldıkları uykudan zıplatmadan....

Öyle bir noktaya gelirsin ki, hani elinin altında olsa bir şey, keklik misali avlayacaksın...
Sinir, Sabır, Hoşgörü...
Hiç biri kalmaz bir müddet sonra....
Gömersin bütün iyi niyetlerini, iyi dileklerini....

İşte bizim köşe ve cadde Her askere gidiş zamanlarında bunu yaşatır bana...

Alıştım mı ?
Yok , alışmadım...
Alışmayacağım....
Kabul de etmeyeceğim...
Hatta artık başka pencerelerden de bakmayacağım......
Madem onlar bize, çevreye bunu layık görüyorlar, 
Bende onlar için en güzel KÜFÜRLERİMİ bestelemeye devam edeceğim......


C.Baltepe  
21/Kasım/2012

Bu SANATÇIYA saygısızlıktır..

Bu ülkede SANATIN neden bu kadar yerlerde olduğunun, neden bu kadar önemsenmeyip ucuzlatıldığının en büyük göstergelerinden birini gördüm az önce maalesef ve sizlerle de paylaşmak istedim...
Bu yazıma eklediğim fotoğraf aslında her şeyi anlatıyor...Üzerinde uzun uzadıya konuşulacak, tartışılacak bir şey de yok....
Sadece insan üzülüyor....
''Bu mu ? Bu kadar önemsiz mi '' diye düşünüyor....

Fotoğraf CUMHURBAŞKANLIĞI SENFONİ ORKESTRASININ web sayfasındaki ORKESTRA ÜYELERİ bölümünden capture ettiğim bir kare... 
Fotoğrafın devamı da aynen öyle,İsimlerin üstü , boş  fotoğraf yerleri ile dolu...
Adeta bir ''YÜZSÜZLER'' orkestrası... 
Tabi ki mecaz anlamda sakın yanlış anlamayın...

Mesela İlk sıradaki beş isim oldukça dikkate değer isimler....
Üstelik o satırın başında  '' DEVLET SANATÇILARI'' Yazıyor...

Gülsin ONAY
Hüseyin SERMET
İsmail AŞAN
Tunç ÜNVER
Çağın YÜCELEN......

Hadi orkestra üyelerini geçtim (ki katiyetle geçmiyorum, lafın gelişi )....
Peki bu kayda değer SOLİST sıfatında olan isimlerin hiç mi bir FOTOĞRAFLARI yok ??
Bu nasıl bir SAYGISIZLIKTIR..
Mesela Yönetim kadrosunun olduğu sayfaya bakınca herkesin FOTOĞRAFI var... 
MÜDÜR Tahsin ARSLAN  , Fonda ATATÜRK olan bir fotoğrafını koymuş... 
Ne ala....
Atatürkçüyüz, sanatı severiz, koruruz değil mi....
Şov on numara.... Gösteriş ve artistlikten aşağı hiç kalmıyoruz...

Peki be sevgili kardeşim Tahsin ARSLAN...

Sen arada sırada  bu orkestranın RESMİ sitesine hiç bakmazmısın ?
Demek ki bakmıyorsun...
Ama facebooka , ya da başka bir sürü yere baktığına adım kadar eminim...

Yahu bu kadar zor bir şey değil ki bu iş....
Herkesin fotoğrafı muhakkak vardır ...Hele ki solistlerin onlarca, yüzlerce vardır konser esnasında çekilen...
Peki Neden bu SAYGISIZLIK ?
Neden bu ÖNEMSEMEMEZLİK ?
Neden ?

Ha bu saygısızlık  sadece CSO. nun sayfasında değil, İDSO , Ant. D. Senf. , Devlet opera balesinin sayfasında da var...
Bir tek BURSA SENFONİ ve Çukurova Devlet Senfoni de Ork. üyelerinin fotoğrafları var... Ve üstlerine mousla gidince isimleri yazıyor... 
Ne kadar güzel değil mi ? 
Demek ki isteyen, önemseyen, saygı gösteren yapabiliyormuş, dünya sonu bir şey değilmiş...

Bursa BÖLGE devlet senfoni ORKESTRASI ve  Çukurova Devlet Senfoni Ork. ilgililerini özellikle kutluyor , gösterdikleri hassasiyet ve saygıdan ötürü onlara teşekkür ediyorum....

Diğer bahsettiğim orkestraların YETKİLİLERİNİ de (ki bu bana göre direk olarak Ork. MÜDÜRÜDÜR...) Şiddetle kınıyorum....

Umarım bir ara rüyalarına AK SAKALLI dede girer de fark ederler ve bu AYIPLARINI düzeltirler....


C.Baltepe 
13/Kasım/2012

Üzgünüm ATAM...

Bir gün 29 Ekimi bu kadar iç acımasıyla , yürek sıkışmasıyla ve içimden gelen nefret fırtınalarıyla yaşayacağımı hiç düşünmemiştim..

Şimdi iyiden iyiye düşünüyorum,
Hata nerede ?

Ve buna tüm açık yürekliliğim ile cevap veriyorum....
Hata bizde , hepimizde....
Koruyamadık , Kollayamadık...

Ne CUMHURİYETİ , 

Ne MUSTAFA KEMAL'i ,
Ne VATANI........

Oysa bizlere emanet etmişti bu VATANI, bu CUMHURİYETİ tüm içtenliği ve açıklığı ile...

Ama biz EMANETE İHANET ettik.....
Koruyamadık ,
Kollayamadık.....

C.Baltepe ......

''ALLAHIN'' Takdiriymiş ?

İşte FUTBOLDA hiç bir yere varamayışımızın ve varamayacak olmamızın küçük bir örneği daha...

SABRİ.....
Bu bir futbolcu...
Sahaya çıkıyor ve top oynuyor...
Ülkenin en ÖNEMLİ 3-4 TAKIMINDAN birinin oyuncusu..
Ve tabi ki TÜRK FUTBOLCUSU....

Diyeceksiniz ki ''Ne alakası var şimdi ''
Çok alakası var....

Bir kere FUTBOLA bakış açısı bu ülkede kafadan yanlış hale gelmiş.....
Adama Mikrofonu uzatıyorlar ve ilk lafı '' Saha ALLAHIN takdiri ''...

Yahu kardeşim adam sana mikrofonu uzatmış ve maçın içinde neler olmuş onu soruyor...
Ve adamın verdiği cevabın başında bu laf var....

İşte bu ZEKA seviyesi, Bakış açısı ve Anlayışın nerelerde olduğunu gösteriyor.....
''Saha şartları bizim için çok ağırdı'' ya da ''Zemin FUTBOL oynamak için hiç müsait değildi'' gibi laflar söylense Tamam...
Sıkıntı yok....
Ama be Kardeşim lafa direk ''ALLAHIN takdiri'' diye başlamanın anlamı ne ???

Sen sahanın zeminini adam gibi yapmazsan, önlemlerini almazsan sonuç bu olur....
ALLAHIN ne işi var ??

İşte TÜRKİYE' de gerçekler maalesef sadece bu ve benzeri çerçevelerde ilerliyor....

Normal hayatımızda da bir çoğunuz defalarca örneğini yaşamışsınızdır...
Olan bir çok felaket ve acı sonuçlarında bağlanılan yer hep ''ALLAHIN TAKDİRİ ''olmuştur...
Ve sonunda ''ALLAH'' Bazı SAMAN KAFALARIN sayesinde FUTBOLA'da el attı bu şartlar altında.....

Penaltıyı atamazsan bunun adı ŞANSSIZLIK değil BECERİKSİZLİKTİR (Olabilir tabi , atamayabilir)

Topu altı pasta göğsünden ayağına alıp kaleye vuruyor ve vurduğun top 2 METRE FARKLA VE BERBAT BİR VURUŞLA DIŞARI GİDİYORSA bunun adı ŞANSSIZLIK değil BECERİKSİZLİKTİR......

Ceza sahasına onlarca orta yapılan topu ÇERÇEVENİN içine sokamıyorsan bunun adı ŞANSSIZLIK değil BECERİKSİZLİKTİR....

Örnekler saymakla bitmez....
Tabi ayrıca bu yazdıklarım sadece bu günkü MAÇ için değil..
Takımlarımızın (MİLLİ TAKIM dahil ) yaptığı tüm maçlar için geçerli....

Sonuçta Başarısızlıkları ya da başarıları ŞANS ya da ŞANSSIZLIK gibi faktörlere , ALLAH (TANRI) gibi olgulara bağladığımız sürece
HİÇ BİR YERE VARAMADIĞIMIZ gibi OLDUĞUMUZ YERDE DE KALAMAYACAĞIZ....

Umarım bu gerçeği görebilirler....
Bana sorarsanız açık yüreklilikle itiraf etmeliyim ki hiç umutlu değilim....
Bekleyeceğiz bakalım....
Zaten hayatımız BEKLEMEKLE geçiyor....
Bekleme listemize bir de FUTBOLU eklemişiz çok mu....

C.Baltepe
24/Ekim/2012

Dün DÜNDÜ, Bu gün de Bu GÜN...Ya YARIN ??

Bu lakırdıyı eskiler çok iyi bilir....
Siyasetin çok önemli ve renkli isimlerinden biri olan SÜLEYMAN DEMİREL 'in ağzında sakız olan bir lakırdıydı bu....
Baba (Çoban SÜLÜ nün dışında  bir diğer lakabı da buydu ) o kadar değişken bir adamdı ki ,Türk
siyasetinin olmazsa olmaz söylemleri  arasına girmişti bu laf onun sayesinde o  yıllarda....

Geçen hafta PAZAR günü AKP genel kurulunu  dikkatle izlerken aklıma geldi bu meşhur lakırdı...

Baktım Partinin  MKYK üyelerinin arasında yeni isimler var....
Çok doğal tabi ki, yenilenmek gerek , yeni yüzler, yeni beyinler...

Ama bunlardan biri özellikle dikkatimi çekti...
SÜLEYMAN SOYLU...
Eski DP (Demokrat Parti) genel başkanı....
Artık AKP de  MKYK üyesi ve Partinin AR-GE sinden sorumlu GENEL BAŞKAN YARDIMCISI....

Hatırlıyorum , Demokrat PARTİ 'de Genel Başkan olduğu zamanlar AKP hükümetine bayağı bir saldırıyordu kendi çapında...
Biraz kutsal bilgi kaynağı olan google karıştırdım ve bu yazıyı yazmaya karar verdim...

Şimdi bakalım DÜN NASIL DÜNMÜŞ ?

20 Nisan 2008 (İzmir-ALİAĞA) :  Bu ülkenin herkese çatan bir BAŞBAKANI var....BAŞBAKAN AT ÜSTÜNDE durmayı nasıl beceremediyse ,ÜLKE YÖNETMEYİ  de aynı şekilde BECEREMEDİ.... (Hani o meşhur at vardı ya )...

10 Aralık 2008 (İzmir) :  AKP hükümeti  BECERİKSİZLİK ve YETERSİZLİKLE ülkeyi krizle karşı karşıya bırakmıştır...PAÇALARINDAN YOLSUZLUK akıyor.....

25 Şubat 2009 (Kocaeli ) :  Halk 29 Martta hükümete ZIKKIMIN KÖKÜNÜ gösterecek.....

25 Şubat 2009 (Derince)  :  Yolsuzluklarla mücadele edeceğim diyen hükümet,  Türkiye'yi yolsuzluk çukuru içine batırdı .....''Bu ülkeyi rant ülkesi yapmayacağım '' dedi sayın BAŞBAKAN, ülkeye RANTIN BABASINI GETİRDİ......

14 Mart 2009 (Kastamonu) :  AKP  mensupları uzun zamandır GENEL BAŞKANLARI ve BAŞBAKANLARINI , BAŞBAKAN da kendisini PADİŞAH olarak görmek istiyor....

gibi bir çok iddialı laflar, suçlamalar ve ithamlar vardı konuşmalarında...
Hedefi sabitti,
AKP, Hükümet ve BAŞBAKAN Recep Tayyip ERDOĞAN....

Buradaki lakırdıların bir çoğu yenilir yutulur cinsten değil aslında....
BECERİKSİZLİK , YOLSUZLUK , PADİŞAH gibi.....

Şimdi de BU GÜNE bakalım....

Süleyman SOYLU  Partinin en önemli organı olan MKYK da yer buldu  ve dahası AR-GE den sorumlu GENEL BAŞKAN YARDIMCISI oldu....

Katılım töreninde öyle laflar etti ki kulaklarıma inanamadım....
'' Tecrübesi ve Tarihsel kimliği TARTIŞMASIZ olan BAŞBAKAN 'ın bu daveti bizim için bir onur vesilesidir..Sayın BAŞBAKAN ERDOĞAN, Türkiye' nin önüne büyük bir UFUK SİYASETİ koymaktadır ..''

Yani BU GÜN DE BU GÜNDÜR....

Garip ama gerçek....
Ben aslında hep merak etmişimdir bunu....,
Ne değişti ?
Hangi çıkarlar devreye girdi ?
O koca lokmalar nasıl yutuldu ?
Ya da ?????
Bilmiyorum, aklım hiç almıyor bu ilişkileri...

Günümüzde SİYASETİN ve SİYASETÇİLERİN profillerinin çok değiştiğini hep birlikte görüyoruz aslında...
İdeoloji, İnançlar , Dürüstlük , geçer akçe olmaktan çıktı....
Eskiden bu örnekler daha azdı...
Şimdilerde bu örneklerin karşıtları BİR ELİN PARMAK SAYISINI  geçmez oldu...
Onlar da bir müddet sonra SİYASET ARENASINDA ya ASLANLARA yem oluyorlar, ya da DİĞER SİYASETÇİLERİN ayak oyunları altında ezilip yok oluyorlar....

Velhasıl DEĞİŞEN DÜNYA 'nın  DEĞİŞEN TÜRKİYE' sinde SİYASET ve SİYASET ADAMLARI da güne ayak uyduruyor ve hızla değişiyor....

Yani DÜN DÜNDÜ , BU GÜN DE BU GÜN....
Peki ya YARIN ????


C.Baltepe
08/Ekim/2012

ALEX ' e Mektup.....

Sevgili ALEX.........

Anlayamadın bu ülkede FUTBOLU yıllarca maalesef...

Bakmadın ülkenin FUTBOL geçmişinde olanlara ,bitenlere......

Ah be ALEX.....

Bu sahalarda, kulübelerde, kulüplerde ne adamlar harcandı bir görebilseydin keşke....

Gerçi o harcanan adamlar daha sonra bu sınırların dışına çıkınca ne çok başarılar kazandılar, hala da başarıdan başarıya koşuyorlar....

Neyse....

Ah be ALEX ,

Sen kimsin ki KOSKOCA bir BAŞKAN (?) KOSKOCA bir EFSANE (?) HOCA varken heykeli dikilecek...

Sen kimsin ki ???

Alt tarafı BREZİLYALI bir futbolcu....

Bir kere sen KÜLTÜRLÜSÜN , ENTELEKTÜELSİN ,FUTBOL ZEKAN oldukça yüksek, İYİ BİR AİLE BABASISIN, Sahada LİDERSİN , EFENDİSİN , HERKES TARAFINDAN SEVİLENSİN, SAYGI DUYULANSIN....

Ah be ALEX ,

Takımdaki başarıların, FENERBAHÇE' nin AVRUPADA EN ÇOK GOL ATABİLEN FUTBOLCUSU olman , Takımın maç içinde en zor zamanlarında bir mucize gibi sahneye çıkıp herkesi ipten alman...

Buralarda önemsiz bunlar ALEX ....

Süper LİG te                      :  241 maçta 136 GOL

Türkiye kupasında              :   35 maçta   18 GOL

Süper kupada                     :     3 maçta    3  GOL

Avrupa KUPALARINDA    :   59 maçta   14  GOL

TOPLAM DA                     : 338 maçta  171 GOL atman hikaye be ALEX....

Sen ZEKANLA, FUTBOL BİLGİNLE, SEZGİLERİN ile oynuyorsun...

Olmazzzzzz......

Buralarda olmaz ALEX.....

Buralarda BEYGİR GİBİ koşacaksın, Top ayağına geldimi ALLAH nidalarıyla kaleye vuracaksın , Öyle FUTBOL ADINA güzel hareketler, bir şeyler yaratmak , uğraşmak buralarda para etmez ALEX....

Bir de buralarda çok göze batmayacaktın be ALEX...

Bizim buralarda LİDER olanları, SEVİLENLERİ sevmezler...

Buralarda SAHTEKAR olacaktın, 

İKİ YÜZLÜ olacaktın ,

ATTIN MI MANGALDA KÜL BIRAKMAYACAKTIN be ALEX...

HIRSLI olacaktın ALEX, HIRSLI....

Hırsların uğruna her şeyi harcayabilecektin, 

Herkesi ezecektin ALEX....

Yalaka olacaktın,

Yandaş , yancı olacaktın ki göze giresin, göze batmayasın...

FUTBOL , onu sonra düşünecektin....

Önce bu meziyetlere sahip olmak lazımdı...

Senin sahip oldukların BU ÜLKEDE geçmez be ALEX...

Heykelini dikmişlerdi ya , Kaldıracaklar yakında merak etme ALEX , gözün arkada kalmasın....

Bir gece KİMLİĞİ BELİRSİZ (?)  kişiler gelip harap edecekler onu, sonra da TAMİR EDİLECEK TEZGAHI  ile , bir daha yerine koymamak üzere kaldıracaklar...

Merak etme....

(Küçük bir not : Tabi tüm bunlar YARGITAY'ın vereceği bir karar ile değişebilir diye temenni ediyorum)

Sana söyleyeceklerimi iyi dinle ALEX...

GİT ALEX GİT !!........

Arkana bakmadan git,

Kaç kurtul buralardan......

Bizi merak etme,  kalbimizin bir köşesinde her zaman  yerin olacak....

Onlar seni silse de BİZİM FENERBAHÇE'miz de sen hep var olacaksın....

Sağlıcakla ve Mutlulukla kal ALEX.....

Bizlere bu güne kadar yaşattığın FUTBOL ve KEYİF için sana hep MİNNETTAR kalacağız....

Cengiz BALTEPE

1/Ekim/2012

Hayvanların da YAŞAM HAKKI vardır...

Hayvanlara da acımak ve iyilik etmek gerekir. Peygamber efendimiz, (Merhametli olmadan imanlı olamazsınız) buyurunca, oradakiler, (Ya Resulallah, hepimiz merhametliyiz) dediklerinde, (Yalnız insanlara değil, bütün mahlûkata merhametli olmak gerekir) buyurdu. (Taberani).............
-----------------------------------------------------------------------------
Bütün hayvanlara iyilik etmeli, eziyet etmekten sakınmalıdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Bir kadın, bir kediyi 

kapalı bir yere hapsetti. Kediye yiyecek, içecek vermedi. Dışarıda bir şey bulup yemesi için serbest de bırakmadı. Kedi öldü ve kadın da bu yüzden Cehenneme müstahak oldu.) [Buhari]
-----------------------------------------------------------------------------
(Susuz bir mümin, kuyuya inip su içti. Bir köpek de kuyunun ağzında susuzluktan bitkin vaziyette bekliyordu. O kimse, bu hayvana acıyıp, ayakkabılarından birini çıkardı, onunla köpeğe su verdi. Bu hareketten Allahü teâlâ razı oldu. O kimseyi Cennete koydu.) [Müslim]
-----------------------------------------------------------------------------
(Yeryüzündeki mahlûklara acımayana, göktekiler acımaz.) [Taberani]
-----------------------------------------------------------------------------
(Merhameti olmayana merhamet edilmez.) [Buhari]
-----------------------------------------------------------------------------
Eshab-ı kiram dediler ki: Ya Resulallah, hayvanlara iyilikte de, sevap var mıdır? Peygamber efendimiz, (Her canlı hayvana yapılan iyilikte sevap vardır) buyurdu. (Buhari)
-----------------------------------------------------------------------------

Bu yazdıklarım 800 - 900 yılları arasında yaşamış İSLAM ALEMİNİN ÖNEMLİ HADİS BİLGİNLERİNDEN BUHARİ-TABERANİ ve MÜSLİM ' in Hadis yorumları ve anlatımlarından alınmıştır...

Kaldı ki İSLAM DİNİNİN kitabı ve rehberi olan KURAN-I KERİM ' de , en cahil insanın anlayabileceği, yorumlayabileceği açıklıkta da belirtilmiştir bu konular...

Şimdi soruyorum bu DİNİ bütün, MUHAFAZAKAR ve DEMOKRAT (?) olduğunu söyleyen AKP Hükümetine.....

Siz HANGİ DİNE MENSUPSUNUZ ???
Siz KURAN-I KERİM' İ yeniden, kafanıza göre mi yorumladınız ??
Siz bu İSLAM TARİHİNE geçmiş önemli bilginlerden DAHA MI BİLGİNSİNİZ ???
Ya da siz bu BİLGİNLERİ ÖNEMSEMİYORMUSUNUZ ???

Hepsinin özü soru ; SİZ KİMSİNİZ ??????

Bu çıkartmak istediğiniz yasa (Ki muhtemelen çıkaracaksınız) İNSANLIKLA, HOŞGÖRÜ ile , DİNİNİZ İLE ,TANRININ ve PEYGAMBERİNİZİN söyledikleri ile bağdaşıyormu ??

C.Baltepe
1/ Ekim /2012

ALEX suçlumudur ????

Bu fotoğrafa göre ALEX baş suçlu ilan ediliyor Eski FENERBAHÇE'li futbolcu İLKER tarafından...
Neden Tribünden izliyormuş ?
Suratındaki ifade her şeyi anlatıyormuş.....

Sevgili İLKER.....
Sen FUTBOL oynarken de çok ZEKİ bir futbolcu değildin...
Ortalama bir futbol zekan vardı...
Şimdi bakıyorum söylediklerine,
Zeka konusunda çok fazla bir ilerleme kaydedemediğin gibi , Anlayış ve Algılama olarak da bir miktar geriye gitmişsin...

Bak bu sahne hayal kırıklığını, üzüntüyü ve elden bir şey gelmemesini anlatıyor....

ALEX bu fotoğrafta (filmin devamında ) kolunu ısırıyor ve dişlerini sıkıyor......

Tribün konusuna gelince de, o sahayı biliyor olman lazım....

Maçı daha iyi izleyebilmek için çıkılmıştır...
Kaldı ki tek başına değildir ....
Yani AZİZ YILDIRIM ve AYKUT KOCAMAN yalakalığı yapacağına biraz DELİKANLI ol , YORUMLARINI DÜRÜSTÇE yap....(Zaten spiker senin bu tezini de çürüttü ve ağzını açıp bir şey söyleyemedin)

Şimdi gelelim AZİZ EFENDİYE...

Ne yaptın soyunma odasında AZİZ SİLİN efendi....
Eline sopayı alıp futbolcuları FALAKAYA mı yatırdın ??
Yoksa bir zamanlar RÜŞTÜ' ye yaptığın gibi ''BAKIN , AYAĞINIZI DENK ALIN, YOKSA ANTREMANA GELİRKEN KAPIDA ADAMLARIMA SİZİ DÖVDÜRÜRÜM'' diye göz dağı mı verdin ??
Veyahut AYKUT KOCAMAN' a gidip '' Sen merak etme, ben bu futbolculara yarın antremandan önce 20 şer dakika tek ayak cezası vereceğim '' deyip sırtını mı sıvazladın ????

Şimdi bazılarınız bana ''Ama futbol SAHADA oynanıyor, futbolcuların hiç mi suçu yok ? '' diyeceksiniz...

Bu konuda küçük bir benzetme yapmak istiyorum..
(Listemdeki arkadaşların çok büyük bir bölümü MÜZİK insanı ya da İYİ MÜZİK dinleyenler olduğu için böyle bir örnekleme yapıyorum)

Ortalamanın üstünde bir BÜYÜK ORKESTRA düşünün...
Orkestra üyelerinin büyük bir çoğunluğu İYİ MÜZİSYENLERDEN oluşuyor...
Ve siz bu ORKESTRAYA öyle bir şef getiriyorsunuz ki , bırakın güzel bir KONSER vermeyi, Daha UVERTÜR de dağılıyorlar....
Ana temaları siz düşünün artık.....

İşte bu böyle bir şey....
Yönetemez isen ,
Kendini sevdiremez isen,
Sana saygı duymazlar ise,
Seni dikkate almazlar ise ÇALAMAZLAR, ÇALDIRAMAZSIN, ÇALMAZLAR.......

Yani takım OYNAYAMIYOR, OYNATAMIYORSUN, OYNAMIYORLAR.....

Aynı hikaye YÖNETİM ve BAŞKAN için de geçerlidir....


C.Baltepe
29/Eylül/2012

BALYOZ mu KOLYOZ mu ??

Ve BALYOZ davası bitti !!

Şimdi şöyle sesler yükseliyor,
''Oh işte bu, artık kimse kolay kolay darbe yapamaz bu ülkede'' ..

Size öyle geliyor çok bilmiş avanaklar.. Bu ülkede darbe hiç bir dönemde Direkt ordunun ve başındakilerin kararı ve isteği ile olmamıştır..Bunun göstergeleri çok fazla....Yani siz şimdi Rütbelileri ve TSK yı aklınız sıra cezalandırıp , korkutup, gözdağı vererek 
bunun önüne geçeceğiniz imajını vermek istiyorsunuz...
Biz de yedik .....

Kardeşlerim, Arkadaşlarım....
Bu ülke ister kabul edin, ister etmeyin..10 KASIM 1938 ten sonra gerçek anlamda hiç bir zaman BAĞIMSIZ olmadı, olamadı , oldurulmadı....
Özellikle 1960 lara gelirken Tarlayı boş bulan bir takım GÜDÜCÜLER bu ülkedeki DAVARLARI istedikleri gibi gütmeye , TARLALARI istedikleri gibi sürmeye başladılar...
Hala da devam ediyorlar..
Yani siz istediğiniz kadar Orduyu cezalandırdığınızı ve hatta pasifize ettiğinizi zannedin , ya da öyle göstermeye çalışın....

En az 50 yıldır bu tarlayı süren ve tarladaki DAVARLARI güden güçler, canı istediği zaman gelir , darbeyi de yaptırır..

Siz de mal mal seyredersiniz..

Tekrar söylüyorum bu ülkede gerçek anlamda TÜRKLÜK  ve VATAN uğruna hareket etme ve de  ÖZGÜRLÜK 10 Kasım 1938 de nihayete ermiştir....

Daha sonrasında hiç bir BABAYİĞİT çıkıp 1923-1938 RUHUNU devam ettirmemiştir , ettirememiştir, ETTİRİLMEMİŞTİR...

Gerisi hikaye ve boş laftan oluşur....

C.Baltepe
21/Eylül/2012

BİZ BİLİYORUZ......

Az önce bu Twitte gördüm...

Kemal Kılıçdaroğlu @kilicdarogluk
''Afyonkarahisar'da şehit düşen askerlerimizin cenaze törenine katılarak şehit ailelerine üzüntülerimi ilettim, başsağlığı dileklerimi sundum.''

Diye yazmış Kemal Kılıçdaroğlu....

E tamam nooldu peki ??
Üzüntülerini, başsağlığı dileklerini ilettin ...
Başın göğe erdi mi ???

Bunu bile kullanıyorsunuz, Böyle hassas günlerde bile SAHTESİNİZ, ÇIKARCISINIZ, BAŞKA ŞEYLERİN PEŞİNDE KOŞUYORSUNUZ...

Hepiniz aynı BOKUN SOYUSUNUZ.....
Ayırım yapmadan söylüyorum, o parti , bu parti, şu parti değil...
hepinizin içinde yatan şey Hiç bir zaman MEMLEKET SEVDASI, VATAN SEVGİSİ ve ona hizmet olmadı...
İçinizde yatan şey her zaman İKTİDAR HIRSI ve O UĞURDA YAPILABİLECEK ne varsa o oldu....

Tamam , bunu bir yere kadar kabul edebilirim...Politikanın , siyaset adamı olabilmenin gerekleridir bu....

Ama o gereklilikler özellikle bu günlerde olmamalı ....

Hiç bir şey aynı değil.....Hiç bir olay eskisi gibi gelişmiyor....

Şunu hiç aklınızdan çıkarmayın EY SİYASET ADAMLARI ve ONLARIN DALKAVUKLARI.....

Bu MEMLEKET elden gittiği zaman hiç biriniz bu kadar kolay , bu kadar rahat siyaset yapamayacaksınız....
Memleketi ele geçirenlerin kapısında zincire bağlı birer BEKÇİ KÖPEĞİNDEN farkınız kalmayacak...

İki lokma ekmek verirlerse yiyeceksiniz, vermezler ise AÇ kalacaksınız.....
İki yudum su verirlerse içeceksiniz, vermezler ise içiniz kuruyacak...

İnsan oğlunun yaşayacağı en acı şeylerden biri olan , KENDİ TOPRAKLARINDA , KENDİ VATANINDA ESİR GİBİ, KÖLE GİBİ OLACAKSINIZ....

Aynı sizin KENDİ HALKINIZA içten içe yaşattığınız gibi.....

Bizler mi ? .... Bizlere bir şey olmaz artık bu saatten sonra....

Sayenizde acılara alıştık, Nasır bağladı yüreklerimiz.....

Sayenizde açlığa da alıştık , 1 dilim kuru ekmek ile bir günü geçirebilecek kadar eğittik bedenimizi....

Biz uyum sağlarız bukalemun gibi hayata...
İyi öğrettiniz bunu 10 Kasım 1938 den beri....

Sevgimizi de , Duygularımızı da saklarız biz küllerin içinde, bir gün üfleyip tekrar ateşlendirmek için....

Ama şunu hiç unutmayın ...
Bizi bu hallere sokanlar her kim ise , her hangi devlet ise , vatan haini ise, bu topraklara göz diken soysuzlar ise O içimizde sakladığımız ATEŞ ile gün gelir onları yakar kül ederiz....

Ne kadar az kalsak ta, ne kadar pasifize edilmeye çalışılsak ta.....

Bunları nereden mi biliyoruz ?

SARI SAÇLI , MAVİ GÖZLÜ Adamdan......

O öğretti....

C.Baltepe
15/Eylül/2012

GÜN OLUR DEVRAN DÖNER.....

Ağzından çıkanı kulağın duysun Hüseyin ÇELİK efendi......

''Ama PKK bomba patlattı diye, bir yeri bastı diye, birkaç Mehmet'i şehit etti diye'' devam eden o BASİRETSİZ, OLAYI HAFİFE ALAN konuşmalarındaki MEHMET ler ve O bombaların patlatıldığı yerlerde ölen SUÇSUZ İNSANLAR, senin ve senin gibilerinin UCUZ ,ÇAĞDIŞI, TUTARSIZ politikaları yüzünden ŞEHİT oldular.....

Senin için önemli olmayabilir o MEHMETLER, Patlayan bombaların ÖLDÜRDÜĞÜ, SAKAT bıraktığı insanlar (ki görüldüğü üzere önemli de değil )....

Peki o MEHMETLERİN, İNSANLARIN ailelerine, sevdiklerine sordun mu hiç onlar için ne kadar önemliler ....

Konuştukça kafanızdaki o İĞRENÇ , KİRLİ , VATANINI ,VATANDAŞINI SEVMEYEN , ÖNEMSEMEYEN tavrınız iyice AYYUKA çıkıyor.....

Bu mudur be KARDEŞİM ???

Bu kadar basit mi ?, önemsiz mi sizin için bu ülkenin İNSANI ....

Ben kendi soruma kendim cevap vereyim istersen....

Evet ...Budur, Bu kadar basit ve önemsizdir senin ülkende yaşayan , VATANDAŞIM dediğin, Oy için elli takla attığın, dansözlük yaptığın, üç beş kömürle, Paketle, hatta ve hatta RAMAZAN GÜNÜ İFTAR ÇADIRLARINDA göstermelik verdiğin iki lokma ekmekle Kandırdığın İNSANIN....

Bak efendi, GÜN OLUR, DEVRAN DÖNER....KESER DÖNER , SAP DÖNER.....

İşte o zaman ağzından çıkarken kulağının duymadığı lakırdılar gelir, karşına bir duvar gibi dikilir...Hem de öyle bir duvar ki, GÖLGESİNDEN BUZ KESERSİN.......

C.Baltepe
13/Ağustos/2012

YILAN DOKUNMAZ, SOKAR....

Birilerinin ''Bir karış toprağını dahi vermeyiz'' dediği ülkemizde hala PKK yol kesip KİMLİK KONTROLÜ yapıyor, elini kolunu sallaya sallaya ASKER KAÇIRIYOR , İŞ MAKİNASI, OTOBÜS,PETROL BORU HATTI, ORMAN yakıyor, Masum insanların olduğu yerlere MOLTOF atıyor, Çoluk çocuğu kullanıp, SİPER YAPIP arasından ATEŞ AÇIYOR, KARAKOLLARI BASIP ASKER ÖLDÜRÜYOR, YARALIYOR...

Yetmiyor şimdi de MİLLETVEKİLİ KAÇIRIYOR....

Kaçırılan MİLLET VEKİLİNDEN sonra da Türkiye'nin tepesinden ilk sözler geliyor....

Cumhurbaşkanı: Olayın önemli olduğunu söylüyor....

TBMM Başkanı : Olayı yakından takip ettiğini söylüyor...

Genel Kurmay Başkanı : Olayın takipçisiyiz diyor......

Başbakan : "Konuyla ilgili olarak şu an İçişleri Bakanlığımız takip ediyor, takipte. 3 kişinin ikisi bırakılmış ama Hüseyin Bey şu anda kaçırılmış vaziyette. Tabii kimler kaçırmıştır, nasıl oldu bu konuda ancak tahminler var" diyor......

Yani buradan bunu anlamamız gerekiyor......
Olay önemli, herkes takipte , ama kimler kaçırmış, nasıl olmuş net bilen yok....
Tahminler var.....

Ve bu arada GAZİANTEP MİLLET VEKİLİ Şamil TAYYAR ' da ortalığa çıkıp (Pardon sosyal medyadan mesaj atıp) “PKK CHP’li Aygün’ü misafir etmiş. Muhabbetiniz bol olsun, olsun da millet bu numarayı yemez” diyor.....

Şimdi sormazlar mı adama '' Kardeşim , kimler kaçırdı, nasıl oldu bilmiyoruz sadece tahminler var '' lakırdısı mı doğru ? , yoksa
Bu GAZİANTEP MİLLET VEKİLİ Şamil TAYYAR'ın sosyal medyada yazdığı lakırdı mı doğru ????

Hadi bakalım çık işin içinden....

Ama şu bir gerçek ki bu olay CİDDİ BOYUTTA ÖNEMLİ....
Ve görüyoruz ki ANKARA bu olayın önemini , ciddiyetini , vahametini
hala tam anlamı ile kavrayabilmiş değil.....
Ne zaman kavrarlar ??
Yılan onlara dokunduğu zaman......
Zira bu ülkenin artık büyük bir çoğunluğu gibi ANKARA'da  ''Bana dokunmayan YILAN bin yaşasın '' felsefesinde gidiyor.....

Ama şunu unutmayın ki, YILAN DOKUNMAZ, GELİR SOKAR, ZEHRİNİ BOŞALTIR ve GİDER......

30 YILDIR olduğu gibi.....

Ve sen o zehri yedikten sonra  BİR SAAT bile yaşayamazsın....

Aynen 30 yıldır gencecik çocukların , masum insanların yaşayamadığı gibi.......

C.Baltepe
13/Ağustos/2012

Terbiyem müsaade etmiyor....

2 Gün önce 8 ŞEHİT Bir çok yaralı ; Karakol basılmış, her yer darma duman......

Dün akşam saatlerinde BİNGÖL yolunda PKK yol kesip TÜRK VATANDAŞINA kimlik kontrolü yapıyor (Burası TÜRKİYE sınırları içinde , İNANAMIYORUM... ) ve 3 izine çıkmış ASKERİMİZİ kaçırıyor ;

HAKKARİ'de 7 bölgeye 6 EKİME kadar sivillere giriş yasak , YANİ ANLAMI ; ORADA SAVAŞ VAR....
Kime karşı ; ÇAPULCU İTOĞLU İTLERE..

...

Ve MİLLİ SAVUNMA BAKANI (Hangi milliyetin tartışılır ? ) ''Terörle mücadele çok iyi gidiyor '' diye DEMEÇ veriyor....

Bir şeyler söylemek istiyorum ama KELİMELER BOĞAZIMDA DÜĞÜMLENİYOR , çıkmıyor.....

Bir şeyler yazmak istiyorum ama PARMAKLARIM KLAVYENİN TUŞLARINDAN ADETA KAÇIYOR.....

İşin doğrusu SÖYLEYECEKLERİME ve YAZACAKLARIMA TERBİYEM MÜSAADE etmiyor .......

Hani şu hakkında çok konuşulan , ''Böyle gazete ismi nasıl olur yahu '' denilen SPOR GAZETESİ var ya , bir kaç ay önce çıkan.....

İşte ondan.......

C.Baltepe
7/Ağustos/2012

Olimpiyat 2012 ve Biz....

 Biraz da OLİMPİYATLARA bakalım .....

Olimpiyatlara REKOR sayıda sporcu ile gittik..
Rekor kırarak SIFIR MADALYA ile de döneceğiz gibi gözüküyor....
Yani ''BİZ KİM,SPOR KİM'' OLİMPİYAT NEYİMİZE diyesi geliyor insanın....

Sporcuna önce SPOR MANTALİTESİNİ anlatacaksın ve öğreteceksin...
Mental olarak hiç biri HAZIR DEĞİL....İNANÇ SIFIR...
AMA GAZ ; Yıkılıyor..
Yürüyün be TAM GAZ .....
Kim tuttar sizi 4. ayakta.....

Devşirme Sporcu almışız KENYA'dan, ÇİN' den , Oradan buradan...
Bari TURGUT ÖZAL'ın yaptığı gibi bastırın parayı da ADAM GİBİSİNİ ALIN...

Gidip nerede NAYLON , 2.ci , 3.sınıf SPORCU var alayını toplamışsınız..
KENYA'nın en NAYLONUnu, ÇİN'in en çakmasını bulup almışsınız ...

Hele Yerliler inanılmaz..
Çekiç atan, daha FİLE BARİYERLERİ GEÇEMİYOR...
2 kez faul , sonra da TRASH bir atış......
Atletizm de Hatalı Startlar ve Diskalifiye ...

Yüzücülere ,hiç bir şey söylemiyorum...
Hani HALTER vardı eskiden, bir de Güreş....Araya da inceden bir BOKS karışırdı....
Tabi Judo yu da unutmamak lazım...
Bakıyorum Hepsi yok olmuş...
Birer HİÇ....

Bir kızcağız vardı 2 gün önce, sanırım 400 M koştu...
Tabi ki ilk elemelerde....
Öyle bir koşuyor ki, sanırsın PAZARDA ZABITADAN kaçıyor..
Stil hak getire..
Kollar da pazar fileleri var sanki...
Diğerlerine bakıyorsun , İp gibi koşuyorlar...

Yahu yazıktır, bunca masrafa , Bunca insanı GAZA GETİRİP ÜMİTLENDİRMEYE YAZIKTIR ( Ben dahil değilim, bir halt olmayacağını daha ilk gün yazmıştım ) ,
Bu gencecik çocukları da Belki gelecekleri olabilecekken Böyle PLANSIZ -PROGRAMSIZ, YANLIŞ eğitimler, Yanlış Antrenörler ile GAZA getirip Sahaya sürmeye ve sonra alınan hezimet gibi dereceler ile ileriki spor hayatlarını berbat etmeye kimsenin hakkı yok....

Neyse bakalım, Daha önümüzde 2016 var, olmadı 2020 var, yok o da olmadı 2024 te kesin ......

C.Baltepe
6/Ağustos/2012

MASALLAR ÜLKESİDİR ÜLKEMİZ.....

Masallar ÜLKESİYİZ ,
Seviyoruz MASALLARI ve KAHRAMANLARINI.....
Şimdilerde daha da fazla SEVİYORUZ....
Üstelik YEPYENİ KAHRAMANLARIMIZ Var Artık....

Potanın PERİLERİ , Filenin SULTANLARI , Havuzun KURBAĞALARI, 12 DEV ADAM , Madalya AVCILARI...... 

Falan filan derken de alıyoruz BOY ÖLÇÜMÜZÜ ufak ufak OLİMPİYATLARDA......

Oysaki ŞİŞİRME-POMPALAMA Felsefesini bırakıp gerçeklerle tanışsak ,  Tanıştığımız gerçekler ile samimiyeti ilerletsek, o gerçekler ile çalışsak....

KİM OLDUĞUMUZU, KAPASİTEMİZİ Anlasak ve Kabullenebilsek Şu anda bulunulan yerden en az yüzde kırk daha yukarıda oluruz....

Ama ZOR gözüküyor.....
Çünkü Biz MASALLARI severiz....
Masallar ÜLKESİYİZ....
O kadar çok MASAL kahramanımız var ki...
Ama yetmez.....
Bize daha çok lazım.....
Periler, Devler, Sultanlar, Haramiler......
Daha da çok olmalı.....
Doyamayız....

Uyumak ve uyutmak için şarttır MASALLAR ve KAHRAMANLARI...

Yok Lazım, gerçekten lazım......
Hem de daha çok lazım.....

Malum Nüfus artıyor....
PADİŞAHIMIZ da FERMAN buyurdular.....
''3 ÇOCUK YAPIN......KÜRTAJ YASAK....RAHİME düşen çocuk DOĞACAK , BİZ BAKARIZ ''

Onlar da haklı bir bakıma.....
İNSAN Gerekir SİSTEMİN yürümesi için......
Yani onların sistemi .....

MASALLAR ile UYUTULACAK....
İLİĞİ KEMİĞİ KURUTULACAK...
ANASI AĞLATILACAK....
KIRK HARAMİLERE SOYDURULACAK....
İnsan Lazım....

Ha tabi bir de bu MASALLARI Anlatacak bir sürü MASALCI Teyze/Amca/Abi/Abla lazım ki bizde o yeteri kadar , hatta fazlası ile var.......
O konuda hiç sıkıntımız yok.....
Zaten BAŞ MASALCIMIZ ve YAVERLERİ yeter de artar bile....

Onun için biz MASALLARI SEVERİZ.....
Her GÜN/GECE onlar ile UYURUZ-UYUTULURUZ....

Neyse,
Hepinize RENKLİ , SİNEMASKOP, FULL HD RÜYALAR......
Masallar ve Kahramanları eşliğinde Tabi ki.....

29 Temmuz 2012
C.BALTEPE........

24 Şubat.....

24 Şubat 1994 Tarihinden önce kendim için yaşardım....
Her ne kadar Karıma aşık olup onu çok sevsem de ,insanlara toleranslı olsam da , onları anlamaya çalışsam da yine de öncelik ve yaşam hep benimdi...Hayatım aslında bana aitti...
Ama o gece saat 21.30 da onu bebek odasının camekanı ardında gördüğüm zaman gözlerimin önünden bir perde geçti , bambaşka bir dünyayı gördüm...
Artık ben yoktum, o vardı.....
Yaşamımın kaynağı ve gücü hep bendeyken bir anda her şey ona geçti....
Çok garip bir histi, Sihir gibi, Büyü gibi bir şeydi....
İçimde tarif edemediğim, adını koyamadığım duyguları tanıdım...
Gün geçtikçe alışırım sanmıştım ama hala şaşkınlık içerisindeyim aslında....
O benim nefesim , 
O benim duygularım ,
O benim damarlarımda akan kan gibi yaşam kaynağım,
O benim her şeyim artık .....
Bebeğim bu gün 18 yaşında oldu......
Bu gün de ,Yarın da, Sonraki yıllarda da o benim hep Bebeğim olacak....


Ona '' Seni çok seviyorum '' demek bile bana yetmedi hiç bir zaman...........
Daha çok , Daha başka, Binlerce şey söylemek istiyorum........
Ama bulamıyorum ....


İDİL'im.....
Yine aynısı olacak ,
SENİ ÇOK SEVİYORUM.....

Sağanak öncesi Damlacıklar....

Hani geçen gün yazmıştım ; Büyük bir POLİTİK ve GÜÇ savaşı başlıyor, arkanıza yaslanın , kahvenizi alın, cigaranızı yakıp geçin TV ya da İNTERNETİN başına ...
Ufak ufak atışmalar havada uçuşmaya başladı....Bu ufukta görünen SAĞNAĞIN sadece RÜZGARLA GELEN ilk DAMLALARI....


Aslında buna bir Tanımlama yapmak gerekirse ''POLİTİK İSLAMCI HAREKETİN FARKLI GÜÇLERİ ARASINDAKİ İKTİDAR SAVAŞI'' çok uygun olur..
Şimdi size bu damlacıklardan bir kaç örnek vermek istiyorum.....


Pensilvanya'dan şöyle bir serzeniş geliyor mesela...
''Millete hizmet ediyorsanız, Allah için edeceksiniz, KENDİ KİŞİSEL HESABINIZI katmayacaksınız içine....FERT olarak da , GRUP olarak da KLİK olarak da yapmayacaksınız....'' 
Bu serzenişte ben kendi adıma ciddi bir uyarı sezinliyorum....


Mesela CEMAATİN basındaki sözcüsü konumunda olan ZAMAN gazetesi yazarı Hüseyin GÜLERCE şöyle diyordu....
''AKP de ciddi bir kırılma noktası görüyorum, Eğer VETO edilen YASA (Futbol daki ŞİKE yasası'' aynen KÖŞKE İADE edilirse ;AKP KENDİ AYAĞINA SIKMIŞ olacak, hatta daha ötesi KENDİ SANDALYESİNE TEKME VURMUŞ OLACAK ''
Ne kadar TEHDİTKAR bir söylem olduğunu sanırım herkes anlamıştır....
İşin ilginci bu yasa CUMHUR BAŞKANI tarafından VETO edilir edilmez AKP içinde gözüken , ama bana göre DIŞLANAN ve PASİFİZE edilmek istenen Bülent ARINÇ hiç gecikmeden şu açıklamayı yapıyor..
''Artık kimse bu yasayı meclise getirmeye cesaret edemez ''
Oysa ki YASA VETO YER YEMEZ Hiç bir değişikliğe uğramadan büyük bir sürat ile CUMHURBAŞKANLIĞINA tekrar yollanıyor ve MECBUREN onaylanıyor...
Hal böyle olunca PENSİLVANYA'dan yeni inciler dökülüyor...
''O zaman CENABI ALLAH tokatlar, bazen küçük bir şevkat tokadı vurur, Bazen bir NİKMEK tokadı vurur..Allah göstermesin DARMADAĞINIK olursun ''


Yani SAĞANAK öncesi YAĞMUR DAMLALARI ARTMAYA BAŞLIYOR....
PENSİLVANYA' nın CEMAATLERİ bitirme projesinde İSMAİL AĞA CEMAATİ,MENZİL GRUBU, SÜLEYMANCILAR gibi bir çok CEMAAT var...Tüm bunların yanında şimdi de karşısında YEPYENİ ve bir zamanlar KENDİ YARATTIĞI , İÇİNDEN ÇIKMIŞ bir CEPHE oluşmuş durumda....


Aslında oluşan bu yeni CEPHE, Çok eski ve uygulanmış taktiği çoktan harekete geçirmiş gözüküyor....


Bilindiği üzere yıllar önce NECMETTİN ERBAKAN , İskender Paşa Dergahında Zahid KOTKU'nun müridiydi.. O zamanların MİLLİ NİZAM PARTİSİ , KOTKU'nun talimatı ile ERBAKAN tarafından kurulmuştu...Fakat bir süre sonra ERBAKAN cemaate itaat etmek yerine kendisini FİİLEN LİDER yaparak CEMAATLER ÜSTÜ bir oyunu oynadı ve CEMAATLERİ kendisine tabi kıldı...
KOTKU 'ya ait olan ''MİLLİ GÖRÜŞ'' geleneğini de kendisine mal ederek kelimenin tam anlamıyla bir EKOL haline geldi...


Şimdilere baktığımızda AYNI SENARYO ve DAVRANIŞ biçimini görmeye başlıyoruz....


Hatırlayın .....2002 genel seçimlerinden sonra Başbakan'ın sözleri çok açıktı...
''BİZ MİLLİ GÖRÜŞ GÖMLEĞİNİ ÇIKARTTIK'' .....
Yani ERBAKAN geleneği ile bağlarımızı koparttık diyerek TEK BAŞINA olmak ve İslam'ın MİLLİ ŞEFİ rolünü üstlenmek istediğini açıkça ifade ediyordu.. 


Örnekler ve konu çok uzun .... Ben kısa bir özet halinde anlatmak istedim....
Şimdi bu güne baktığımızda BİZİM taraftan esen rüzgarla damlacıkları görmeye başladık ...
BAŞBAKAN'ın bu gün ki açıklamasının bir bölümü çok netti...


''14 Ağustos 2001 Ak Parti'yi kurduk. AK Parti'nin tuğlasını millet koymuştur. AK Parti milletin partisidir. Yegane sahibi millet olan bir siyasi partidir...AK Parti BELLİ ZÜMRELERİN, seçkinlerin, BELLİ ÇEVRELERİN partisi hiç değildir...''


Ne demek istendiği çok açık ortada....


Evet, damlacıklar ve rüzgar yavaş yavaş kuvvetleniyor....Bunun arkası ŞİDDETLİ SAĞANAK ve SEL olabilir.... Aman dikkat edin...


Cengiz BALTEPE
19 Şubat 2012